Esin Keskinoğlu (İzmir, 1978)
Marmara Üniversitesi Güzel sanatlar Fakültesi, Seramik ve Cam Bölümü
Dil Yarası, 2024
Enstalasyon, beyaz döküm çamuru, beyaz plastik çamur, örgü şişi, demir stant, video, audio
“Dil Yarası” isimli çalışmamda geçmişten geleceğe kolektif bellek aracılığıyla aktarılan cinsiyetçi atasözleri ve deyimlerden yola çıkarak kadın ruhunda açılan yaralar ve bu yaraları iyileştirme çabası arasındaki ilişkiye dikkat çekmeyi hedefledim.
Kültürlerin yaratılmasında ve gelecek nesillere aktarılmasında en önemli araçlardan biri olan “ortak dilin” cinsiyetçi ve ayrımcı referanslarla kullanılmasının yaralayıcı sonuçlarını araştırmak için dil-nesne-imge ilişkisine odaklandım.
Kendine dayatılan toplumsal kimliğe edilgen ve suskun kalan kadın, “örme” eylemi aracılığıyla hem kendi yarasını hem de yarasının devasını üreterek ayrımcı dilin yaralayıcı etkisini bir döngü içinde yeniden ve yeniden ifadeye taşıyıp ona gerçeklik kazandırıyor.
Toplumsal belleği inşa eden ortak dildeki ayrımcı kodların oluşturduğu; kadının dişiliğini sürekli bastıran, kadını aşağılayan, ikincilleştiren ve ötekileştiren kültürel ortama direnç göstermedikçe kadın, ayrıştırıcı kültürel değerleri örerek gelecek nesillerle eksik ve yanlış bağlar kuruyor.
Sanatçı ve eserle ilgili daha fazla bilgi almak için info@base.ist adresine e-posta atmanızı rica ederiz.
“Dil Yarası” isimli çalışmamda geçmişten geleceğe kolektif bellek aracılığıyla aktarılan cinsiyetçi atasözleri ve deyimlerden yola çıkarak kadın ruhunda açılan yaralar ve bu yaraları iyileştirme çabası arasındaki ilişkiye dikkat çekmeyi hedefledim.
Kültürlerin yaratılmasında ve gelecek nesillere aktarılmasında en önemli araçlardan biri olan “ortak dilin” cinsiyetçi ve ayrımcı referanslarla kullanılmasının yaralayıcı sonuçlarını araştırmak için dil-nesne-imge ilişkisine odaklandım.
Kendine dayatılan toplumsal kimliğe edilgen ve suskun kalan kadın, “örme” eylemi aracılığıyla hem kendi yarasını hem de yarasının devasını üreterek ayrımcı dilin yaralayıcı etkisini bir döngü içinde yeniden ve yeniden ifadeye taşıyıp ona gerçeklik kazandırıyor.
Toplumsal belleği inşa eden ortak dildeki ayrımcı kodların oluşturduğu; kadının dişiliğini sürekli bastıran, kadını aşağılayan, ikincilleştiren ve ötekileştiren kültürel ortama direnç göstermedikçe kadın, ayrıştırıcı kültürel değerleri örerek gelecek nesillerle eksik ve yanlış bağlar kuruyor.
Sanatçı ve eserle ilgili daha fazla bilgi almak için info@base.ist adresine e-posta atmanızı rica ederiz.